top of page

Film Karelerinde Hayatın Turşusu: Münir Özkul'dan Ata Demirer'e


ree

Turşunun iyisi limonla mı, sirkeyle mi diye kapışırken Adile Naşit’le Münir Özkul; bizim turşularımız ne limonla ne de sirkeyle kurulurdu, kavurmalıktı. O nedenle de hiçbir fikrimiz yoktu; limon yahut sirkeyle kurulan turşunun ne tadı ne de farkı hususunda. Fikirsiz olaraktan fikir yürütsek de taraf olamadık bir türlü “Ziya” rolündeki Şener Şen gibi…

Limonu sirkeye, sirkeyi limona “tü kaka” eyleyip de dalgasına bakan Ziya’nın akıbeti de ibretlikti ya, gülüp geçtik. Gülüp geçtik keza, karşımızdaki de Şener Şen’di; kahkahaların efendisi!

Fikrimiz olmasa da bilmesek de anlardık, limonla sirkenin kardeş olduğunu; çekip gitmek isteyenin sirkeye limon sıkıp da gideceğini.

Hayat “Neşeli Günler” kadar vefalı, vicdanlı ve “mutlu son” lu değilmiş, tecrübeyle sabit!

Münir Özkul ruhlu baba, Adile Naşit gönüllü ana olmak da var bu hayatta; bir de bırak ciğerini, dirisi ölüsü beş para etmeyeni de…

Bu arada şu “atma Ziya” repliğini de çuvalın ağzını bağlamdan koyalım içine… Al o “Ziya” yı oradan, kimi koyarsan koy, alayı cuk diye oturur.

Bu arada televizyonda “Eyvah Eyvah” gösteriliyor; seviyorum televizyon seyretmeyi. Yok, umum gibi “belgesel“ seyretmem; bana ne la gergedanların üremesinden.

Müjgan “ben, uzun vadeli planlar yapmıyorum” dedi.

Hüseyin Badem “ben hiç yapmıyorum” dedi, gayet ciddi.

“Neden?” dedi Müjgan!

“Ee tutmuyor “ dedi Hüseyin Badem, gayet de haklı olarak!

Sahnenin finalinde Hüseyin Badem gırnata çaldı…

Güvertede gezer iken bayıldım kaldım

Komutan gelince selama kalktım

Anayı babayı yari sılaya attım

Uçun kuşlar uçun İzmir'e doğru

Bence bunlar birbirlerine yine aşık olur ha!

“Eyvah Eyvah”

Yorumlar

5 üzerinden 0 yıldız
Henüz hiç puanlama yok

Puanlama ekleyin
bottom of page