top of page

BABALAR GÜNÜ OLMALI TÜM ÇOCUKLARIN,,,

ree

“Gördüm babaların ağlamasını

        dalları düğüm düğüm

                  gövdesi kahve falı

Bir zeytin ağacını köklemek var ya

  sökmek var ya sarp yamaçtan ardıcı

    kazma vurmak var ya beş yüz yıllık meşeye

          acısını duymak var ya kopmanın

 

Babaların ağlaması işte o

Babaların ağlaması öyle zor”

                              Hasan Hüseyin KORKMAZGİL 

 

Babalar günü olmalı tüm çocukların, kutlayacakları. 

Babasının kocaman ellerinden tutmalı ve babasının kadim hikâyeleri, çocukluğuna has, hoş bir seda olarak kalmalı bir ömür boyu, kulağında!

Babası olmalı tüm çocukların ,dağ gibi, asırlık ulu çınarlar gibi… Yıllar geçtikçe nasıl da büyüdüğünü, babasının boyuna doğru tırmanan kendi körpe boyundan anlamalı.

 Ergenliğin sivilceli dönemlerinde, babasının sakalına bıyığına öykünerek, pürüzsüz yüzüne ilk jileti değdirmeli, aceleci erkek çocuklar ve babası gibi bir adamla evlenme hayali kurmalı kız çocuklar; öyle ya, baba, küçük Tanrı’sı evin!

 Tüm çocuklar tanık olmalı, babasının saçlarının yavaş yavaş ağardığına, boyu babasının boyuyla yarışırken. Babasının alnında derinleşen çizgilerden feyiz almalı, bir gün baba olduğunda nasıl bir adam olacağını!

 Çocukken de büyüyüp de kocaman olduğunda da sırtını dayadığı en sağlam dağ olmalı, tüm çocuklara babası…

 “Benim babam senin babanı döver!” güvencesiyle kafa tutmalı arka mahallenin ,güç yetiremediği akranlarına. 

 Ev dediğin; anne, baba ve çocuklarla yuva oluyorsa, hiçbir çocuk yuva bütünlüğünden yoksun büyümemeli… Zenginlik ya da yoksulluk değil mesele; bir ana bir baba tekmil hazır olmalı her daim!

 Okul harçlığı olmalı tüm çocukların ve illa da babadan alınmalı o harçlıklar, az ya da çok hiç fark etmez… Baba eli değmeli, çocukların avucuna konulan bozukluklara…

 Baba kokmalı koltuklar, duvarlar, halılar, havlular… Emek kokmalı, terli yorgunluklar kokmalı, icabında tütüne bulanmış huzur kokmalı… O kokuyla uyumalı ya da uyanmalı ekseriyetle… Koyu yalnızlıklar içinde uyuyup uyanmamalı hiçbir çocuk!

 Yeri geldiğinde çatılan kaş, azarlayan bakış ,duvar gibi çıkmalı çocukların karşısına…Baba korkusu olmalı ama sevgisi daha baskın. Analar için, yaramazlıklarından illallah gelmiş çocuklarına karşı son kale olmalı “babana söylersem görürsün” ün ölümcül tehditti!

 Babalar günü olmalı tüm çocukların, kutlayacakları. 

 Babalar gününü takvim sayfalarında uydurulmuş, hatırlanmaz, anlamsız, içi boş günler olarak geçiştirmemeli hiçbir çocuk! 

“İstemem” dese de göz ucuyla küçük de olsa bir hediye bekleyen babaları olmalı tüm çocukların.

 Sinemaya yeni gelmiş bir çocuk filmine ilk defa babasıyla gidebilme ayrıcalığı olmalı tüm çocukların. Uçurtma uçurmuşluğu, simit gazoz almışlığı… Gece yarıları ateşler içinde yanarken baba nefesinin en keskin ilaç oluşu… Aynı renk şortla denize girmişliği… Hafta sonları halı sahada maç yapmışlığı ve babasına karşı muhakkak her maçı kazanması gerekir tüm çocukların. 

 “Bir varmış bir yokmuş” olmamalı hiçbir baba! Babalık ayrıcalık sağlamalı, hakkını verene! Bir balon gibi ansızın patlayıp da yok olup gitmemeli avuçları arasından hiçbir çocuğun babası! Kollarını her açtığında baba dolmalı, koynu, kolları, kucağı. Göğüs kafesinde “baba boşluğu” büyümemeli. 

Hiçbir çocuk mezar taşında görmemeli babasının adınıı. Baba, yüreğe gömülüp, bir ömür boyu o yürekte, hep yanında olmalı tüm çocukların. Her çocuk babasıyla doğmalı, babasıyla ölmeli! Yaşı kaç olursa olsun, hayat denilen o kapışmada her sağanağa tutulduğunda en güvenli saçak altı olmalı baba!

 “Babalar Günü Olmalı Tüm Çocukların”

ree

Yorumlar

5 üzerinden 0 yıldız
Henüz hiç puanlama yok

Puanlama ekleyin
bottom of page