Tiyatro’da Müşteri Olmak…!
- BAYRAM AYBASTI
- 20 Eyl
- 2 dakikada okunur
26 Ekim 2025 tarihinde Ordu Kültür Merkezinde oynanacak “Kirli Sepeti “ isimli oyun beni heyecanlandı.
Ordu gibi Tiyatro geçmişi olan bir şehirde yapılacak tiyatro gösterisi çok uzakta olsam da ilgimi hep çekmiştir.
Kendim gidemez isem de tanıdıklarımı yönlendirmişimdir çoğunlukla.
Bu kez de sevdiklerim için bilet almak istedim.
Bilet satılan sayfaya girince “Etkinlik Kuralları“ adı altında dikte ettirilenlerin bir çoğunu görünce çok üzüldüm dahası şok oldum.
Eskiden tiyatroya giderdik.
Sanatçı sahnede, seyirci salonda…
Kural basitti: Sessiz ol, alkışla, sanatçıya saygı duy.
Zaten o yıllarda Tiyatro seyircisi salonda davranılması gerektiğini çok iyi bilirdi. Şimdi de öyle olduğunu düşünüyorum.
Ancak şimdi ki gördüklerim yeni nesil etkinlik kuralları tiyatro geleneğinin değil, bakkal defterinin ürünü.
Örneğin;
“Bilet zaten şirketin sitesinde organizasyon ile ilgili programda ve bilet fiyatlarında değişiklik yapma hakkını saklı tutar.”
Yahu bu nasıl iştir?
Sen biletini alırken sözleşme imzalıyorsun, karşı taraf istediği zaman değiştirebiliyor.
Tüketici Kanunu’na göre, ayıplı mal ve hizmette iade hakkın var.
Ama etkinlikte yok!
Burada hukuk bile bilet kesiyor:
Vatandaşın hakkı yok, şirketin yetkisi var.
“Etkinlik alanına yiyecek içecek sokulmaz.”
Sebep?
Tüketicinin sağlığı değil, şirketin kârı.
Sen yanında evde sandviç yapıp götüremiyorsun.
Ama içeride belki de çok daha farklı fiyata almak zorunda kalacağın yiyecekleri yemek zorundasın.
Bu yasak değil, dayatma.
“Kendi görüntünü kaydedemezsin, ama şirket seni kaydeder.”
Hani kişisel verilerin korunması?
Vatandaş kendi hatırasını çekemiyor, şirket vatandaşı reklam malzemesi yapıyor.
Hem de bedavaya.
Ve o en can alıcı madde:
“Satın alınan biletlerde iptal, iade ve değişiklik yapılmamaktadır.”
Bakın sevgili okurlarım,
Bu cümle aslında “biz sizi tüketici olarak görmüyoruz” demektir.
Koltuk satıyorlar, ama tüketici hakkı değil, şirket hakkı işliyor.
Parasını veren müşteri değil, bağışçı konumunda.
O yüzden mesele sadece bir konser ya da etkinlik değil…
Mesele, “tüketici hakları”nın kapıda turnikeye sıkıştırılması.
Vatandaş bilet alıyor, parasıyla özgürlüğünü kaybediyor.
Tiyatroda “perde” açılırdı.
Şimdi “kasa” açılıyor.
DİLERİM O KURALLARA ORDU’LU SAYGIDEĞER TİYATRO SEVENLER MARUZ KALMAZ…
Yorumlar