Herkes Usta Ama???
- BAYRAM AYBASTI

- 2 gün önce
- 2 dakikada okunur
Güncelleme tarihi: 23 saat önce

Bir ev satın alıyorsunuz.
Parasını veriyorsunuz.
Sözde “anahtar teslimi.”
Anahtarı teslim aldık, fakat tam olarak oturamıyoruz hâlâ. Aynı serzenişleri onlarca dostumdan duyuyorum. Resmen paramızla rezil oluyoruz, diyor çoğu! Ve haklılar.
Anahtarı alınca karşınıza çıkan manzara:
• Su tesisatı “idare eder.”
• Mutfak mobilyası eksik veya hatalı.
• Cam ölçüsü tutmamış, panjur kapanmıyor.
• Boyacı, en temel temizlik ve estetiği es geçmiş.
Ama bu sadece işçilik meselesi değil. Bu ahlak, vicdan ve emek kültürü meselesi.
Bir işi düzgün yapmak, teknik beceriden önce insanın kendine saygısıyla ilgilidir.
Ne yazık ki işini iyi yapmayanların çoğu, eleştirilmeye gelince çok cesur. Kendi hatasında bahane üretip, başkasının emeğine burun kıvırmaya hazır.
Bu durum kişisel bir deneyim değil; Türkiye’de genel bir tablo. Çıraklık eğitimi acilen yeniden gözden geçirilmeli. Sadece el becerisi değil; iş ahlakı, disiplin ve sorumluluk bilinci de öğretilmeli.
Ustalık, el kadar bir karakter meselesidir.
Sözde kurumsal beyaz eşya servisleri de bu ritme kolayca ayak uydurmuş. Demek onlara da işlerine geliyor. Çok yazık.
Tüm bu tablo içinde benim tek tesellim, şu anda eksikliklerin giderilmesinde , çözüm ortaklarını devreye sokan, sözünde duran, işine sahip çıkan, mesleğini ciddiyetle yapan İBRAHİM ARSLAN gibi bir Elektrik Mühendisi ve ekibi ile çalışıyor olmam.
Profesyonellik hâlâ var.
Dürüstlük hâlâ var.
İşin hakkını veren insanlar hâlâ var. Azlar, ama varlar.
Ve işte mesele tam da bu:
• İyi iş yapanları görünür kılmak.
• Özensizliği normalleştirmemek.
• Kaliteyi ödüllendirmek.
Geride bıraktığımız şey, kullandığımız malzemeler değil, imzamızdır. Ve imza, ustanın yüzüdür.
Aslında bir ev yapmak, Anadolu’da yapılan aşure gibi olmalı; özenle yetiştirilmiş ürünleri içermeli. Ama ev yapan ustalar, bunun içine kıl katıyorlar. Oysa her iş, her zanaat, her taş ve her vida, emek ve saygıyla dokunulmalı.
Gerçek ustalık sadece el becerisi değil; insanın karakterinde, dürüstlüğünde, işine saygısında gizlidir. Bu yüzden iyi iş yapanları görünür kılmalı, özensizliği normalleştirmemeli ve kaliteyi her zaman ödüllendirmeliyiz.
Çünkü geride bıraktığımız şey malzemeler değil, imzamızdır. Ve imza, ustanın yüzüdür.












Yorumlar