Tıraş medeniyettir!

Kurtuluş Savaşı 1919-1922 yılları arasına denk gelen üç yıl boyunca sürdü… Zorluk, yokluk, inanç, azim, cesaret ve fedakârlık, amansız bir cenktir! 

O üç yıl boyunca, kaç deprem, kaç yangın, kaç sel, kaç fırtına; tüm bu felaketlerin esamesi okunmadı, okunamadı o, büyük varoluş savaşında, amansız cenktir! 

Dut kurusu, süpürge tohumu yediğimiz

          ve bir godik arpa için

          Sivas kapılarından geri döndüğümüz

                                   günleri defledik hey

                                               meri kekliğim

Milli Mücadelenin kaderini belirleyen Sakarya Savaşı’ysa tam 22 gün ve 22 gece sürdü… Peşinden Büyük Taarruz; o da 7 gün 7 gece… Cephede, kurşun yağmuru altında, top güllesi gölgesinde ve süngülerin ucunda… Anadolu, yangın yeridir yine; yer yerden, gök gökten yarılmaktadır ve “ya istiklal ya ölüm” dür…

Kurtuluş Savaşı’na ve Atatürk’e dair birçok fotoğraf ve kayıt mevcut olup bu materyallerde en dikkatimi çeken şey; Atatürk ve silah arkadaşlarının yüzleri her daim tıraşlıdır. En büyük felaketler karşısında ve dahi ölüme giderken de yüzü tıraşlıydı Atatürk’ün ve diğer kahramanların! 

Tıraş, medeniyettir! (Bakınız: Homosapiens) 

Hiçbir şey yapamıyorsan, aklına hiçbir şey gelmiyorsa Atatürk gibi davran!

Sonucu itibarıyla sınanmış tecrübedir. 

Sınanmış başarı!