Kemal Paşa'dan gelen telgraf!

Hazırlayan : Gazeteci-Yazar Selçuk Şen/Ankara

TelgrafnameAdet: 19/20   

Kuvâ-yı Milliye Belediye Riyâsetine bi’l-umûm Vilâyet Mutasarrıflık ve Kaymakamlık Müdafaa-i Hukuk Cemiyetine Anadolu Kadınlar CemiyetineMahreci [çıkış yeri]: AnkaraNumarası: Bilâ [numarasız]

Âlem-i İslâm’a beyannâme Hilâfet-i mukaddese-i İslâmiye’nin makarr-ı i’tilâsı [yüce makamı] olan İstanbul meclis-i mebusân ve bilcümle müessesât-ı resmiye [resmi kurumlar] hükümetten ref’ olunmak [kaldırılmak, feshedilmek] suretiyle resmen ve cebren işgal edilmiştir.

Bu tecâvüz Osmâniye’den ziyade makâm-ı hilafette hürriyet ve istiklâlinin istinâdgâh-ı yegânesi [biricik dayanağı] gören bütün âlem-i İslâm’a râci’dir [aittir].

 Asya’da ve Afrika’da peygamber-i uluvv-i himmetle hürriyet ve istiklal mücâhedesinde devam eden ehl-i İslam’ın kuvve-i maneviyesini [manevi kuvvetini] kırmak için son tedbir olarak itilaf devletleri tarafından tevessül olunan bu hareket hilafet makamını taht-ı esarete alarak itilaf devletleri tarafından tevessül olunan bu hareket hilafet makamı bin üç yüz seneden beri pâydâr [kalıcı] olan ve mü’ebbeden masûn-ı zevâl kalacağına şüphe bulunmayan hürriyet-i İslamiye’yi hedef ittihâz etmektedir [almaktadır].

Mısır’ın on bine bâliğ olan şühedâ-yı muazzezesine [muazzez şehitlerine] Suriye ve Irak’ın binlerce fedâkâr evlâd-ı muhteremesine Azerbeycan’ın Türkistan’ın Afganistan’ın İran’ın Hind-i Çin velhâsıl bütün Afrika ve bütün Şark’ın bugün azîm bir heyecan-ı vahdet derin bir emel-i istihlâsı [kurtarılması emeli] ile titreyen efkâr-ı müşterekesine [ortak fikirlerine] havale edilmiş olan bu darbe tahkir ve tecavüzün düşmanlar tarafından tahmin edildiği vecihle maneviyâtı haleldâr etmek [bozmak] değil belki bütün şiddetiyle mucizeler gösterecek bir kabiliyet inkişafına mazhar eylemek neticesini tevlîd edeceğine [doğuracağına] şüphemiz yoktur.

Osmanlı kuvâ-yı milliyesi hilafet ve saltanatın uğradığı sû-i kasdların başladığı günden beri devam eden bu samimi vahdet içinde vaz’-ı yedi [el koymayı] ve bütün vahâmetine rağmen azm-i metânetle telakki etmekte ve bu son ehl-i salîb-i hicâlet karşısında İslâmiyân-ı cihânın [dünya Müslümanlarının] hayat-ı müştereke-i mukavemetine emin olmaktan mütevellid bir hiss-i muzâheretle azm u imanın âmil olduğu mücâhedede inâyet ve muvaffakıyet-i İlâhiyeye mazhar olunacağına itimâd etmektedir.

Kurûn-ı vustânın [Orta çağın] şovelya akınlarından bugün ittifak ve itilaflarına kadar meş’ûm bir müselsel anûdâne [uğursuz bir zincirleme inatlaşma] ile tevâlî eyleyen [süregelen] ehl-i salîb karâininin [haçlı emarelerinin] bu son hamle-i sefilânesi İslamiyet’in nur-ı irfan ve istiklâline ve hilafetin tevhîd ettiği uhuvvet-i mukaddeseye merbut [birleştirdiği yüce kardeşliğe bağlı] olan bütün Müslüman kardaşlarımız vicdanlarından aynı his ve mukâvemeti ve aynı vazifeyi galeyân ve kıyamı uyandıracağından emin olarak Cenâb-ı Hakk’ın mücâhedât-ı mukaddesemizde cümlemize tevfîkât-ı İlahiyesini refîk etmesini ve rûhâniyet-i peygamberiyeye istinâd eden teşkilât-ı müttehaze muîn olmasını niyâz eyleriz.

17/3/1336  [17 Mart 1920]

Heyet-i Temsiliye nâmına

    MUSTAFA KEMAL