İş İnsanı Donald Trump: Yeni Dünya Düzeninde Neler Değişecek?

ABD’nin başkanlık seçimleri, tüm dünyayı etkileyen bir dönüm noktasına dönüştü. Aylar süren tartışmaların ardından, Elon Musk’ın desteğiyle Donald Trump, yeniden başkanlık koltuğuna oturdu. Bu seçim, sadece ABD için değil, küresel dengeler için de önemli sonuçlar doğuracak gibi görünüyor. Trump'un Ortadoğu başta olmak üzere dünya üzerindeki etkileri merak edilirken, asıl soru şu: Elon Musk’ın desteklediği Trump, yeni dünya düzeninde hangi adımları atacak?

Seçim Sonuçları ve Avrupa’nın Tepkisi

Seçim öncesinde Almanya Şansölyesi Olaf Scholz ve diğer Avrupalı liderler, ABD’de Kamala Harris'in zafer kazanmasını bekliyordu. Avrupa, Harris’in, özellikle AB ile uyumlu bir politika izleyeceğini umuyordu. Ancak seçim sonuçları, beklenmedik bir şekilde, 78 yaşındaki Cumhuriyetçi lider Donald Trump’ın zaferiyle sona erdi ve Trump, ABD’nin 47. başkanı oldu.

Bu sonuç, ABD ile Avrupa Birliği arasındaki geleneksel yakın ilişkilerin nasıl şekilleneceğini yeniden gündeme getirdi. Trump’ın seçim meydanlarında AB’ye yönelik eleştirileri göz önünde bulundurulduğunda, AB ülkeleri, yeni başkanla ilişkilerinde nasıl bir strateji izleyeceklerini tartışmaya başladılar. Acaba Trump, ABD’nin en büyük müttefiki olan Avrupa ülkelerini gözden çıkarabilir mi? Yine de, AB’nin Trump karşısındaki stratejik hamleleri, küresel politikada önemli bir rol oynamaya devam edecek.

Avrupa Liderlerinin Tebrik Mesajları

Seçim sonuçlarının ardından, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Donald Trump’ı tebrik ederek, "Dört yıldır yaptığımız gibi birlikte çalışmaya hazırım. Sizin inançlarınızla ve benim inançlarımla, saygı ve hırsla, daha fazla barış ve refah için" dedi. Almanya Şansölyesi Olaf Scholz ise, "Almanya ve ABD, Atlantik’in her iki yakasında refah ve özgürlüğü teşvik etmek için uzun süredir birlikte başarılı bir şekilde çalışıyor. Bunu vatandaşlarımızın yararına daha da geliştireceğiz" şeklinde bir mesaj paylaştı.

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise daha samimi bir yaklaşım sergileyerek, "Yapılan başkanlık seçimini büyük bir mücadelenin ardından kazanarak yeniden ABD Başkanı seçilen dostum Donald Trump’ı tebrik ediyorum" diyerek, Türkiye-ABD ilişkilerinin güçlenmesini temenni etti.

Trump’ın yeniden seçilmesi, sadece ABD için değil, tüm dünya için önemli bir dönüm noktası teşkil ediyor. Bu süreçte Türkiye’nin barış için oynayabileceği rol, özellikle Ortadoğu ve Doğu Avrupa’daki gelişmelerde belirleyici olabilir.

Trump’ın NATO ve AB İlişkileri

Trump’ın başkanlık kampanyası boyunca, NATO’yu yeniden gözden geçirme ve özellikle Avrupa ülkelerinin savunma harcamalarını artırmalarını talep etme konusunda ısrarcı olduğunu gördük. Seçimi kazanması halinde, ABD'nin AB güvenliğini sağlamak için savunma politikalarını gözden geçireceği yönündeki açıklamaları, Avrupa Birliği ülkelerinde endişe yaratmaya devam ediyor. Ancak, Trump’ın daha önce dile getirdiği "NATO’dan çekilme" tehdidini tekrarlamaması, şimdilik AB için bir rahatlama sağladı.

Bununla birlikte, AB ülkeleri, olası tehditlere karşı kendi güvenliklerini sağlamlaştırmak amacıyla harekete geçmiş durumda. Almanya, 2023 yılı için ordusuna 70 milyar Avro ayırdı ve AB’nin bağımsız bir ordu kurma hedefi hız kazanmış durumda. 2017’den beri tartışılan AB Ordusu'nun hayata geçirilmesi, Trump’ın politikaları doğrultusunda daha da hızlanabilir.

Ukrayna-Rusya Savaşı ve Trump’ın Tavrı

Trump’ın, Ukrayna-Rusya savaşını "24 saat içinde" sona erdirebileceğini iddia etmesi, Brüksel’de bazı çekincelere yol açtı. ABD, Ukrayna'ya sağladığı askeri yardımları keserek, Rusya ile müzakerelere zorlayabilir mi? Bu durum, savaşın gidişatında önemli bir dönemeç olabilir. Ancak Trump’ın bu konuda ne kadar etkili olacağı ve sözlerini ne derece yerine getireceği ise zamanla netlik kazanacak. Türkiye, bu aşamada özellikle barış süreçlerinde aktif bir rol üstlenebilir.

Ticaret Savaşları ve Yeni Ekonomik Hamleler

Trump’ın seçim kampanyasında dile getirdiği diğer bir konu ise ticaret savaşlarıydı. ABD’ye yapılan ithalata yeni gümrük vergileri getireceğini açıklayan Trump, özellikle Çin’den yapılan ithalatlara %60 oranında vergi uygulamayı planlıyor. Bu adımlarla, ABD’yi üretim merkezine dönüştürmeyi ve ticaret açığını azaltmayı hedefliyor. Ancak bu, AB ülkeleri için bir tehdit oluşturuyor. 2023 yılı itibarıyla, Almanya ABD’ye 157,9 milyar Avro ihracat yaparken, ABD Almanya’ya 94,7 milyar Avro ihracat yapmıştı. AB ülkelerinin, ABD’ye yaptığı toplam ihracat ise 502 milyar Avro’ya ulaşmıştı.

Trump’ın bu politikaları, özellikle AB ülkeleriyle olan ekonomik ilişkileri derinden etkileyecek gibi görünüyor. AB ve ABD arasındaki ticaret ilişkileri gerilirse, bu durum Türkiye dahil birçok ülkenin ihracatını olumsuz etkileyebilir. Ancak Avrupa, ABD için artık eskisi kadar kolay bir pazar değil ve Trump’ın seçim mitinglerinde söylediği politikaları ne ölçüde hayata geçireceği de belirsizliğini koruyor.

Sonuç: Trump’ın İkinci Döneminin Etkileri

Sonuç olarak, Donald Trump’ın ikinci döneminin dünya üzerindeki etkileri hala netleşmemiş olsa da, ABD ile Avrupa arasındaki ilişkilerde ciddi değişiklikler olabilir. Trump’ın, AB’den tamamen vazgeçmesi için daha güçlü bir müttefike ihtiyacı olacak. Peki, Trump bu yeni müttefiki bulabilecek mi? Zamanla, politikalarının ne kadarını uygulamaya koyacağı ve küresel dengeleri nasıl şekillendireceği, dünya politikasının geleceğini belirleyecek.