Eğitimsizlik ve Yok Sayılan Altyapı

“Futbolu kurtaracak olan paralar değil, eğitimli insanlar ve sağlam altyapılardır.”

Son dönemde Türk futbolunda art arda gündeme gelen bahis skandalları, sistemsel sorunları yeniden tartışmaya açtı. Uzmanlara göre bu olayların kökeninde bireysel hatalardan çok, yıllardır ihmal edilen altyapı eğitimi ve yetersiz futbol kültürü yatıyor.

Sürekli Konuşulan, Ama Asla Uygulanmayan: Altyapı

Türkiye’de futbol camiasında “altyapı” kelimesi herkesin dilinde olsa da sahada karşılığı yok. Kulüp başkanları için “geleceğin teminatı” olarak görülen altyapılar, uygulamada kaderine terk edilmiş durumda. Planlar kâğıt üstünde kalsa da, kulüplerin önceliği her zaman profesyonel takım oluyor.A Takım’ın mağlubiyeti kulübü sarsarken, altyapıdaki bir sorun çoğu zaman duyulmadan geçiyor. Ekonomik krizlerde ise ilk gözden çıkarılanlar genellikle altyapı antrenörleri ve personelleri oluyor.

Yönetim Zafiyeti ve Bilinçsizlik

Futbolun içinden gelmeyen, tesadüfen yönetici pozisyonuna gelen kişiler, altyapının önemini kavramakta zorlanıyor. Bu durumun bedelini ise hem genç oyuncular hem de Türk futbolu ödüyor.“Oradan buradan duyduklarıyla akıl veren ama sistemi bilmeyen yöneticiler, yıllarını bu işe adamış insanlara bile yol göstermeye kalkıyor” eleştirisi, birçok futbol emekçisinin ortak görüşü haline gelmiş durumda.

Yatırım Yerine Bahaneler

Bugün birçok kulüpte altyapıya yeterli tesis, ekipman ya da insan onuruna yakışır maaş sağlanmıyor. Bir futbolcu transferine milyonlar harcayan kulüpler, altyapıya yatırım söz konusu olduğunda adeta frene basıyor.Oysa yalnızca bir transfer bütçesinin altyapıya yönlendirilmesi, uzun vadede kalıcı bir çözüm yaratabilir. Ancak yıllardır süregelen anlayış değişmedikçe, “bahane çok, çözüm yok” gerçeği değişmiyor.

Bahis Olayları: Eğitimsizliğin Acı Sonucu

Son dönemde yaşanan bahis olaylarının da temelinde eğitim eksikliği yatıyor. Futbolcular, teknik ekipler ve yöneticiler dahil birçok kişinin Futbol Müsabaka Talimatı’nı dahi bilmemesi, sistemin çürümüşlüğünü ortaya koyuyor.Kuralları öğrenmemiş, sorumluluk bilinci kazanmamış bireylerin hataya sürüklenmesi kaçınılmaz hale geliyor.

“Antrenörlük Hobi Değil, Meslektir”

Uzmanlara göre çözüm, eğitimi öncelemekten geçiyor. Kaliteli antrenörlerin, kaliteli şartlarda, hak ettiği ücretlerle çalışması sağlanmadan nitelikli oyuncu yetişmesi mümkün değil.Antrenörlüğün ikinci bir iş gibi görülmesi, akşam saatlerinde yapılan idmanlarla başarı beklenmesi, futbolun geleceğini zedeliyor.Gerçek bir sistem için, antrenörlük meslek olarak tanınmalı; eğitimli, vizyoner ve rol model isimler gençlerle buluşturulmalı.

Sorun Oyuncuda Değil, Sistemde

85 milyonluk, genç nüfusa sahip bir ülkede “yetenekli oyuncu bulamıyoruz” demek, Türk gençliğine haksızlık. Sorun, sistemin plansızlığında ve vizyonsuzluğunda yatıyor.Doğru planlama, sabır ve eğitimle her çocuk gelişebilir; önemli olan, bu fırsatı sunacak yapının kurulması.

Futbolun Kurtuluşu: Yüzleşme ve Eğitim

Türk futbolunun kurtuluşu, suçu başkalarına atmakta değil, ayna karşısına geçip öz eleştiri yapabilmekte yatıyor.Yönetimler, yukarıdan gelen talimatlarla değil; bu işi bilen, eğitimli insanlarla şekillenmedikçe hiçbir adım kalıcı olmayacak.Görüntüdeki başarıların ardında çürüyen bir sistem var ve bu sistem ancak bilgi, eğitim ve sağlam altyapı ile yeniden ayağa kalkabilir.